Mühendislik fakültesi mezunları, tasarım, araştırma ve geliştirme alanlarında
çalışacak şekilde yerleştirildiklerinden, genel mühendislik kavramlarına sahiptirler.
Bununla beraber iş hayatına atıldıklarında, işyeri tarafından belirli bir eğitime tabi
tutulmaktadırlar.
Özellikle elektronik ve bilgisayar alanındaki hızlı değişimlere paralel
olarak işyerinde oluşan acil gereksinimler bazı sorunları beraberinde getirmektedir.
Endüstride yeni geliştirilmiş bir sisteme ilişkin gerekli eğitimi almamış olan mühendis,
aldığı eğitim hakkında bazı şüphelere düşebilmektedir.
Bu nedenle eğitimde günün
gelişen teknolojisine kolayca uyum sağlayacak önlemlerin alınması gerekmektedir.
Diğer önemli bir problem de üniversitelerimizde yeterli sayıda öğretim elemanının
bulunmayışıdır. Bunun en önemli nedeni üniversitelerin özellikle parasal açıdan eski
cazibesini kaybetmesidir. Bu durum genç araştırmacıların üniversiteye girmesine de
önemli bir engeldir. Yüksek derece ile mezun olan iyi öğrenciler ya yurt dışına gitmekte
veya dolgun ücretle özel şirketlerde çalışmaktadırlar. Bu konuda çarpıcı bir örnek de
Boğaziçi Üniversitesi ile ilgilidir. Bu üniversitemiz 1998 yılında ABET ’e başvurarak
mühendislik fakültesinin değerlendirilmesini istedi.
ABET ’in raporunda Boğaziçi
Üniversitesi Mühendislik Fakültesi ’nin bütün bölümlerinin, aynı dallarda eğitim yapan
ve akredite olmuş Amerikan üniversiteleri ile eşdeğer bulunduğu bildirildi. Ayrıca yeni
teçhizatın yerleştirilmesi için yer sıkıntısının bulunduğu, idari ve akademik personelin
maaşlarının özel üniversitelerden düşük olması nedeniyle de üniversitenin gelecek
yıllarda bu kaliteyi korumakta zorlanacağı dile getirildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder