6 Haziran 2013 Perşembe

Mali Yapıdaki Değişiklikler



Türkiye’de kamu mali yönetimine ilişkin ilk düzenleme 1927 yılında çıkarılan 105 0       
sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu’dur. Bu kanun 2006 yılma kadar uygulan- 
mış ve 2006 yılından itibaren bütçeler 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kon Kanunu’m göre hazırlanmaktadır. Mali yapıdaki bu önemli değişiklik kamu  maliyesinin temel ilkeleri bakımından birçok yeniliği de beraberinde getirmiştir.    
          
Bütçe türleri uluslararası normlarca benimsenen biçimde yeniden tanımlanmış ve sınıflandırılmıştır. Bütçenin kapsamı genişletilmiştir. Büyük ölçüde kamu idareleri­nin tüm gelir ve giderlerinin bütçelerde yer alması sağlanmış ve bütçe dışında ge­lir elde edilmesi ile gider yapılması önlenmiştir. Stratejik planlama ve performans esaslı bütçelemeyi esas alan bu mali yapı kalkınma planları ve bütçeler arasında sı­kı bir bağ kurmuştur. Çok yıllı bütçelemeye geçilmiştir. 

Harcamalar konusunda es­neklikler sağlanmıştır ve harcama öncesi vize ve tesciller kaldırılmıştır. Kamuda uygulanan muhasebe geliştirilmiş ve aynı muhasebe sistemi kullanma zorunluluğu getirilmiştir. Diğer önemli değişiklik ise mahalli idareler ve sosyal güvenlik kurum- larının bütçe büyüklüklerinin TBMM’nin bilgisine sunulması sağlanmıştır. Vergi muafiyeti istisna ve indirimleri ile benzeri uygulamalar nedeniyle vazgeçilen kamu gelirleri cetveli (Vergi harcamaları cetveli) bütçe kanunlarına eklenmeye başlan­mıştır. Yeni mali yapı ile bütçe birliği, mali saydamlık ve hesap verebilirlik, kamu kaynaklarının kullanımında etkinlik, ekonomiklik ve verimlilik öne çıkmaktadır.


Kamu kaynağının etkin kullanımı açısından önemli yenilikler getiren yeni ka­mu mali yapısında yer alan mali saydamlık kavramı önemlidir. Kamuda mali say­damlık kamu sektörünün mali görünümü hakkında kamuya açık olmak ya da ka­mu kesimi ile halkın arasındaki asimetrik bilginin azaltılması anlamına gelir. Hal­kın yeterli bilgiye sahip olması ödenen vergilerin nereye harcandığını izlemesine olanak tanır. Kamu görevlisi de kendisine emanet edilen paranın hesabının soru­lacağını bildiği için verimli ve etkin olma gayreti içinde olacaktır.


Mali saydamlıkla ilgili yeni kamu mali yönetim yapısı vergi harcamalarının ra- porlanması, harcamacı kuruluşların ileriye yönelik bütçe tahminlerinin, yerel yöne­timler ve sosyal güvenlik kurumlarının bütçe tahminlerinin bütçe kanunu tasarısı­na eklenmesi gibi parlamentoya ve kamuoyuna sunulacak raporların içeriğini zen­ginleştiren önemli yenilikler getirmiştir.


Kamu kaynağının etkin kullanımı açısından 5018 sayılı Kanun ile Kamu Mali Yönetim Sisteminde getirilen önemli diğer bir yenilik hesap verme sorumlulu­ğudur. Bu sorumluluk her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasın­da görevli ve yetkili olanların, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uy­gun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından raporlanmasından, muhasebeleş- tirilmesinden, kötüye kullanımının engellenmesinden sorumlu olmaları şeklinde tanımlanabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder