Türkiye
ile Topluluk arasında tam bir gümrük birliğinin kurulabilmesi için gümrük
vergileri gibi miktar kısıtlamalarının da kaldırılması gereklidir. Türkiye
Katma Protokol ile Topluluktan yapacağı sanayi malları ithalatı üzerindeki
kota veya eş etkili tedbir şeklindeki miktar kısıtlamalarının 22 yıllık geçiş
dönemi sonuna kadar tedricen kaldırmayı üstlenmiştir.
Bu yükümlülük, Katma
Protokol’ün yürürlüğe girdiği tarihte, 1967 yılında Topluluktan yaptığı
ithalatın ancak %35’i için geçerli olacak ve konsolide liberasyon oranı 1976,
1981, 1986 ve 1991 yılında sırasıyla %40, 45, 60 ve 80’e yükseltilecek, 1995
yılında da Topluluk çıkışlı ithalata %100 liberasyon uygulanacaktı. Topluluk
ise Katma Protokol’ün yürürlüğe girmesinden önce ipek böceği kozası ve ham ipek
dışında Türk sanayi ürünlerine uyguladığı bütün kotaları kaldırmıştır.
Katma
Protokolde iş gücünün ve hizmetlerin serbest dolaşımı ile sermaye hareketlerinin
kolaylaştırılması da öngörülmüştür. Protokol’ün 36-40’mcı maddelerinde
kişilerin serbest dolaşımının Ankara Anlaşması’mn 12’inci maddesinde yer alan
ilkelere uygun şekilde Anlaşma’mn yürürlüğe girmesinden sonra 12. yılın sonu
ile 22. yılın sonu arasında kademeli olarak gerçekleştirileceği
belirtilmektedir.
Türkiye,
Katma Protokolün 1 Ocak 1973 tarihinde yürürlüğe girmesiyle Topluluk
ithalatında uyguladığı gümrük vergilerini indirmeye başlamıştır. İkinci
indirim,
1
Ocak 1976’da gerçekleşmiş ve böylece tarife
indirimleri 12 yıllık listede toplam %20’e, 22 yıllık listede ise %10’a
ulaşmıştır. Konsolide liberasyon oranı da %40 olmuştur. Bu indirimlerin
takvime uygun olarak yapılmasından sonraki indirimler aşağıda belirtilen
nedenlerle ertelenmek zorunda kalmış; Ortak Gümrük Tarifesi düzenlemesine
geçilememiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder