Türkiye ekonomisinde gerek sanayi
sektörü ve gerekse imalat sanayi, 1960’lı yıllardan sonra önemli gelişim
göstermiş, imalat sanayinin ulusal gelir içindeki payı yükselmiştir. İmalat
sanayi bu gelişim sürecinde birincisi 1960’larda ikincisi 1980’ler- de olmak
üzere iki önemli aşamadan geçmiştir. 1960’larda ithal ikameci ve devletin
aktif rol aldığı politikalar sanayileşmeye katkıda bulunmuş, ancak bu süreç
1970’lerde krize girmiştir.
24 Ocak 1980 Kararlarının temellerinden birini
oluşturan ihracata dayalı sanayileşme stratejisiyle birlikte imalat sanayi
hızla gelişmiştir. Bu gelişim, 1990’lardaki makro ekonomik istikrarsızlıklar
sonucu yerini tekrar duraklamaya bırakmıştır. Buna rağmen 1980’de başlayan
süreç günümüzde de devam etmektedir. Türkiye’nin sanayi politikasındaki
gelişmeler, 1960-1980 ve 1980-2012 dönemine ilişkin olarak Tablo 5.6’da
gösterilmiştir.
Politikalar
|
1960-1980
Dönemi
|
1980-2012
Dönemi
|
D>ş dünya
ile ilişkiler
|
İthal
ikameci ve mutlak koruyucu politikalar. Yerli üretimi olan mallarda
(sektörlerde) ithalatın bütünüyle yasaklanması.
|
İhracata
dayalı sanayileşme, düşük tarifeler ve kotalar ile dış dünyaya açılma.
|
Kur, faiz,
fiyat politikalar>
|
Değerli
TL, faiz ve fiyat kontrolleri, dönem sonunda döviz krizinin yanı sıra ara
malı ithali ve faizde darboğaz.
|
Döviz
kuru politikalarıyla ihracatın desteklenmesi, fiyat ve faiz denetimlerine son
verilmesi ve ara malı ithalatında patlama.
|
Sanayileşmede
kamu rolü
|
Merkezi
planlamaya dayanan kamu yatırımları, devletçi politikalar, KİT'ler yoluyla
özel sektöre ucuz girdi verilmesi.
|
Sanayi
sektöründe kamu yatırımlarının sınırlandırılması, KİT'lerin özelleştirilmesi.
|
Teşvik
politikalar>
|
İmalat
sanayi yatırımlarına yönelik aktif bir teşvik politikası, iç pazara yönelik
sanayi yatırımlarının teşviki.
|
İmalat
sanayi dışındaki sektörlere de yayılan bir teşvik politikası, parasal
teşvikler yerine vergi indirimi muafiyeti gibi uygulamaların öne çıkışı,
ihracata yönelik doğrudan teşviklerin artırılması.
|
Sanayide
ortaya
ç>kan
sorunlar
|
Dönem
sonunda rekâbet edememe sebebiyle verimsiz ve uluslararası düzeyden yüksek
fiyatla üretim yapan bir imalat sanayi, dış pazarın hedeflenmemesi sebebiyle
imalat sanayinde ölçeğin optimumun altında kalması.
|
Dönem
başında verimlilik ve ihracat artışına karşılık, özel sektörün rekâbet gücünü
zamanla kaybetmesi, küreselleşmeyle artan rekabet karşısında düşük katma
değerli sektörlerin gelişmesi, küresel pazarda Çin'in rekabeti sonucunda
emek-yoğun sektörlerde pazar kaybı.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder